Aslında çok uzun bir liste hazırlamayı düşünüyordum. Toplum olarak
yapılan, normal görülen ve ahlak sınırlarını zorlayan hareketler hayli
fazlalaştı. Hatta kendi yaptığımız hareketleri kendimiz bile yadırgadığımız halde,
eleştiren, yüzümüze vuran olmadığı için yapmaya devam ediyoruz.
Bunlardan birkaçını acil olarak yazmalıyım. Önemli birkaç ama…
-Kırmızı ışıkta yeşili beklerken, en sağımızdan önümüze geçmeye çalışan
araç sahipleri, sürücüler…
-Sarı yanar yanmaz kornaya basanlar…
-Yolda konvoy olarak ilerlerken, arkanıza yanaşıp selektör yaparak yol
isteyenler…
-Aracını düzensiz park edip diğer araçların geçmesini engelleyecek
şekilde park edenler…
-Trafik lambalarına bir düzenleme getirmeyip trafiğin aksamasına yol
açanlar ile gece saat 04.00’de bile kırmızı ışıkta beklenmesine sebep olan
yöneticiler…
-Kırmızı ışıkta bekleyenleri görmezden gelip frene bile basmadan yola
devam edenler…
-Önündeki araca neden yol vermediği için kızıp kornaya basanlar, buna
korna ile cevap verenler…
-Cuma namazından çıkışta genç kızların kalçalarını süzenler…
-Cuma saati dükkânını kapatıp çay ocağında çay içenler…
-Ramazanda sırf gösteriş için zengin ve mevkii sahibi olanlara iftar
verenler…
-Denizle ve yüzmekle alakası olmayıp, deniz kenarında turlayarak yüzen
ve güneşlenenleri süzenler…
-Bulvarda oturup sohbet ediyor gibi yapıp gelen geçen kadınları
seyredenler…
-Hasta, bebek, yorgun ve istirahat eden var mı diye düşünmeden gerekli
gereksiz anons yapanlar, yaptıranlar…
-Kamyonetini sebze-meyve doldurup hoparlörü son ses açarak mahalle
aralarında yüksek volümle satış yapmaya çalışanlar…
-Devletin ve milletin ortak malı yollara sahip çıkarak sanki hakkıymış
gibi park ücreti kesenler…
-Daha iki yıl önce yapılmış bir parkı, yolu, refüjü sökerek rant elde
etmek için yeniden yapanlar…
-Cenaze toplantısının yanından geçerken aracının müzik sesini
kısmayanlar…
-Daha cenaze kalkmadan miras kavgası yapanlar…
-Çöpünü ulu orta yere atanlar…
-Bebeğinin altındaki bezi değiştirip güneşlendiği deniz kumuna gömenler…
-Yediği kavun-karpuz kabuklarını deniz kenarında bırakanlar, kuma
gömenler…
-Tıraş olmayıp 3 günlük sakalla gezenler, sakalını kesmeye üşenip bir
karış sakalla gezen gençler…
-Pide kuyruğunda beklerken araya girip diğer bekleyenlerden önce pide
almak için uğraşanlar, ya da tanıdığı fırıncı çalışanından kendisine iltimas
geçilmesini isteyenler ve ya arka taraftan yanaşıp hiç kuyruğa girmeden ekmek
almaya çalışanlar…
-Tapu, Noter, Nüfus Müdürlüğü, banka ve fatura ödeme gibi kuruluşlarda sıra
beklemeden kendisine iltimas sağlanmasını isteyenler, kuyruğa girmeyip kaynak
yapmak isteyenler, öndeki bir kişiden kendi faturasını da yatırmasını
isteyenler…
-İcralık gemisini parçalanacağını bile bile ulu orta denize bırakıp bir
kasaba halkını yok sayanlar, buna göz yumanlar… O geminin parçalanışını ve
yaptığı kirliliği görmezden gelip müdahale etmeyenler…
-Yolun asfaltını bozup yıllarca yapmayanlar, asfaltlayacağız deyip
asfaltı sıyırarak günlerce hiçbir çalışma yapmadan yan gelip yatarak vatandaşı
mağdur edenler…
-Düğünde kendisine çeyrek altın getiren akrabasına çaktırmadan gram
altın takanlar…
-Bin türlü vaatle seçilen yöneticilerin vaatlerini yerine getirmemeleri,
seçilince unutmaları…
-Millete ait göl, deniz ve nehir kenarlarını, sanki kendi
zilliyetlerindeymiş gibi, duyuru yapmadan ihalesiz olarak dilediklerine kiraya
verenler, peşkeş çekenler…
-Ölen kişinin arkasından kötü konuşanlar…
-Düğünde “Bu gece deprem olacak” diyerek olayı cinselliğe indirgeyenler,
-Dedikodu yapanlar, özellikle yuva yıkıcı, kişileri küçük düşürücü
şekilde yapanlar…
-Yanında çalıştırdığı kişiyi sigortasız çalıştıranlar ile sigortasını ya
da çalışma saatlerini az gösterenler…
-İşçi ya da memur alırken gerekli prosedürü uygulamayıp görüşü ve
herhangi bir guruba yakınlığı ile akrabalarını gözeterek işe alanlar…
-Kamu hizmeti görürken, belli kişilere ya da zümreye öncelik tanınması…
Sizler;
“AHLAKA İHTİYACINIZ YOK MU SANIYORSUNUZ?”
METEOROLOJİ
İki gündür yapılan anonsu ezberledik; “Belediye Başkanlığından,..
Meteoroloji Genel Müdürlüğünden alınan bilgiye göre…”
Şiddetli yağış ve fırtına bekleniyormuş.
İyi de, vatandaş ne tür bir tedbir alabilir?
Tedbir alması gereken Belediye değil midir?
Aynı bilgi Kocaali Belediyesine de iletildiği halde, onlar neden anons
yapmamaktadırlar?