Metin Oktay ve Can Bartu o golü atar mıydı?

Sporda başarı sadece kupa veya madalya kazanmak değil. Rakiplere karşı tavır ve davranışın başarıyı taçlandırdığını unutmamak gerekir.

Metin Oktay ve Can Bartu o golü atar mıydı?

Yurt dışında bir maraton yarışı…  İki kadın atletin bitişe 50 metre yaklaşmış… Ne var ki sporculardan biri tüm enerjisini tükettiği için yere yığılıyor. Rakibi onu görmezlikten gelmiyor, yerden kaldırıp bitiş çizgisine kadar taşıyor.

Sporda başarı sadece kupa veya madalya kazanmak değil. Rakiplere karşı tavır ve davranışın başarıyı taçlandırdığını unutmamak gerekir.

Atletizmde, teniste, basketbolda buna benzer sayısız fair play (saygılı anlar) örnekleri var.

Aynı şekilde futbolda da…

Yıl 2006…

İtalya’da Messina-Roma maçı. Romalı forvet Daniele De Rossi, ceza sahası içinde eliyle topa dokunarak gol atar. Hakem pozisyonu göremeyip santrayı gösterince ünlü futbolcu hakeme gerçeği söyler ve kararı iptal ettirir.

Yıl 1999…

Sheffield United-Arsenal İngiltere Kupası 5. turu karşılaşması… Sheffield United’lı oyuncu Lee Morris’in tedavisi için dışarı gönderilen topu Arsenal’ın oyuncu Kanu, taç atışı sonrasında rakibe atması gereken topu takım arkadaşına gönderir. Devamında gol gelir. Arsenal kazanır ve bir üst tura çıkar. Ancak Arsenal teknik direktörü Arsene Wenger’ın itirazlarıyla maç on gün sonra tekrarlanır…

Türkiye liglerinde de değişik zamanlarda bu tür centilmenlik örnekleri sergileyen futbolcularımız oldu. Örneğin Beşiktaşlı Necip, Galatasaraylı Semih ve daha birçokları…

Amatör futbolda da hırçınlıklarla, kavgalarla, hakemlere saldırılarla yarıda kalmış; sporcularla yöneticilerin karakolluk olduğu yüzlerce maça rağmen, iç ferahlatan örnekler de var.

Böyle bir fair play örneği Karasu Atatürk Stadı’nda Karasu Kültürspor Kulübü Başkanı Recep Kurt tarafından sergilenmişti.

Başkan Kurt, iki oyuncusu maça yetişemediği için sahaya 9 kişi çıkmak zorunda kalan rakiplerine jest olsun diye, kendi takımını iki eksikle maça başlatmıştı. Yanlış hatırlamıyorsam Kültürspor kendi evindeki o maçta puan kaybı yaşamıştı.

Türk futbolunun iki efsane futbolcusu var ki, biri Taçsız Kral diğeri oynadığı İtalya’nın en büyük nişanlarından Sinyor lakabıyla anılırdı. Onlara yönelik bu unvanların arkasında her ikisinin centilmenliği yatardı.

Yıl 1969…

Metin Oktay jübile maçında Fenerbahçe ile karşılaşmak ister. Fenerbahçeli yönetici Eşref Aydın’da bu isteğe karşı “Tek bir şartım var. Fenerbahçe kulübü ve taraftarı her zaman sana hayrandı. 10 dakikalığına da olsa Fenerbahçe formasını giyer misin?" diye sorar.

Metin Oktay, “Şeref duyarım” yanıtı verir. Böylece iki isim ezeli rekabete yıllarca unutulmayacak farklı bir bakış açısı getirir. Metin Oktay ile Fenerbahçeli Can Bartu karşılaşma başında forma değiştirir. İki yıldız isim 10 dakikalığına rakip formalarla mücadele eder.

JOSEPH’İN KAÇIRDIĞI FIRSAT

27 Kasım Cumartesi günü oynanan Beşiktaş-Giresunspor maçının 90. dakikası… 3-0 önde olan konuk ekip maçı daha farklı kazanabilmek adına savunması iyice dağılmış Beşiktaş kalesinde gol arıyor. Siyah beyazlıların ceza alanına gönderilen topu savuşturmak için ileri fırlayan Beşiktaş kalecisi Mert Günok’un ayağı çimlere takılıp acı içinde yere düşüyor.

Ne var ki, konuk ekip oyuncularından bir centilmenlik örneği bekleyen izleyiciler büyük bir şok yaşıyor. Giresunspor’un Yeni Zelandalı futbolcusu Joseph William Champness kalecinin durumunu göre göre topu boş kaleye yuvarlıyor.

Mert Günok diz yan bağları koptuğundan sezonu kapatıyor. Joseph de bir spor yazarının deyimiyle ‘efsane’ olacağına ‘kestane’ oluyor!

Joseph sınıfta kalırken Karasulu teknik direktörü Hakan Keleş ise bir jest yapıp en azından bu futbolcuyu kenara alarak maçın son saniyelerini 10 kişiyle tamamlamayı akıl edemiyor. Dolayısıyla o da fair play dersinden sınıfta çakıyor!

Fırsatlar hazır olanlar içindir. Her sporcuya efsane olma fırsatı oyunculuk yaşamı boyunca ya bir kere gelir ya da hiç gelmez.

Soruyu yineleyelim: Taçsız Kral Metin veya Sinyor Can o golü atar mıydı?

Yoksa topu taca bırakıp yerde acı içinde kıvranan Mert Günok’un yardımına mı koşardı?

“Tepeden tabana kadar centilmenliğin ayaklar altına alındığı bir ülkede pespayeliğin faturasını bir tek Joseph’e mi kestin” diye soruyorsanız eğer, siz de haklısınız derim!

Güncelleme Tarihi: 02 Aralık 2021, 18:04

Cihan Ersöz

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER