Başkan’a kaç, Çevre Müdürü’ne tut!

Başkan’a kaç, Çevre Müdürü’ne tut!

Karasu Belediyesi sahilde bir proje başlattı. 30 metre enindeki imar yolunun iki şeridi araçlara ayrıldı. Kalan bölüm bisiklet yolu, yürüyüş yolu ve oturma gruplarına tahsis edildi.

Işıklandırması güzel. Araç yolunu yetersiz bulanlar var ama çoğunluk yeni düzenlemeyi beğeniyor.

İki etaplı projenin ilki tamamlanmak üzereyken, belediye yönetiminin canını oldukça sıkan bir gelişme yaşandı. Öğrendiğimize göre, önceki belediye başkanlarını sahil kesiminde yapılan ruhsatsız binalar ve diğer işgaller nedeniyle şikâyet etmesiyle tanınan bir vatandaş, yeni projenin yapı yasağı bulunan kumsala taştığı iddiasıyla Çevre İl Müdürlüğü’ne şikâyette bulunmuş.

Çevre İl Müdürlüğü de hiç zaman yitirmeden Karasu’ya ekip gönderip durum tespiti yapmış. Hazırlanan raporun, şikâyetçiyi doğrular nitelikte olduğu belirtiliyor.

Kıyamet de bundan kopuyor.

Anayasa’nın 43. maddesi diyor ki…

"Kıyılar, Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Özel mülkiyete konu olamaz. Deniz, göl ve akarsu kıyılarıyla, deniz ve göllerin kıyılarını çevreleyen sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir.”

Bu madde Anayasa’ya 1982’de konuldu. Önceleri kıyıların korunması hükümet programlarına konulan maddelerle sınırlıydı.

Anayasa’nın 43. Maddesine dayanarak çıkarılan 3621 sayılı Kıyı Kanunu ve Uygulama Yönetmeliği’ne göre…

Kıyı çizgisi (KÇ): Deniz, tabii ve suni göl ve akarsularda, taşkın durumları dışında, suyun karaya değdiği noktaların birleşmesinden oluşan çizgiyi,

Kıyı Kenar çizgisi (KKÇ): Deniz, tabii ve suni göl ve akarsularda, kıyı çizgisinden sonraki kara yönünde su hareketlerinin oluşturulduğu kumluk, çakıllık, kayalık, taşlık, sazlık, bataklık ve benzeri alanların doğal sınırını,

Kıyı: Kıyı çizgisi ile kıyı kenar çizgisi arasındaki alanı,

Sahil şeridi: Kıyı kenar çizgisinden itibaren kara yönünde yatay olarak en az 100 metre genişliğindeki alanı ifade ediyor.

Karasu’da Küçükboğaz Gölü’nden Sakarya kıyısına kadar 100 metrelik sahil şeridi içinde 675’er metrekarelik 850 civarında tapulu arsa bulunuyor. Bu alanda yapılaşma yasak. Ancak bu arsaların 1950’li yıllarda belediyece Hazine’den devralınıp vatandaşa satıldığı gerçeği var. Sahipleri yıllardır vergisini ödüyor.

Yasanın açık hükmüne rağmen sahil şeridinde kaçak yapılaşmanın önüne geçilemedi. Bazıları 1982 öncesinden ruhsatlı…

Kıyı Kanunu’na aykırı yapılar, gelmiş geçmiş belediye başkanlarının başını en çok derde sokan konudur. Kaçağa göz yummaktan hakkında dava açılmamış başkan yok gibidir.

Sakarya’nın önceki Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu hakkında, sahil şeridinde günübirlik hizmet noktaları olan kafelere izin verdiği gerekçesiyle İçişleri Bakanlığı tarafından ön inceleme başlatıldığını ve Başkan Toçoğlu’nun “Sezon sonu kaldıracağız” taahhüdü vererek soruşturmadan (ve dolayısıyla hakkında dava açılmasından) kurtulduğunu hatırlatırsam durum anlaşılır.

Sorunun çözümü için birkaç yol var.

Ya bu arsaları kamulaştıracaksınız ya da bir başka yerde arsa üretip takasa gireceksiniz.

Kıyı kenar çizgisinin yeri değişsin diyenler de yok değil. Bu noktada bir hatırlatma yapmak isterim. Kıyı çizgisi ile kıyı kenar çizgisinin nerede başlayıp nerede bittiğini denizin kendisi belirliyor. Kimsenin Karadeniz’e şu çizgiyi aşma deme gücü yok! Yetkili kurumlar sadece suyun dingin veya taşkın durumda geldiği yerin tespitini yapıyor.

Başa dönersek…

Çevre İl Müdürlüğü belediyenin yaptığı düzenlemede sahil şeridinin ihlal edildiği yönünde rapor tutuyor. Ortada şikâyet var ve aksini yapsa kendisi okkanın altına gider!

Belediye de haklı olarak projesinin kamu yararına olduğunu ve herkes tarafından beğenildiği söylüyor. Nitekim takas için girişimi de var.

Peki diğer kurumlar ne yapıyor?

Eminim ki Valilik de projeye olumlu bakıyor. Ama resmen değil, perde arkasından!

Başkana “Yürü, kim tutar seni” derken Çevre İl Müdürü’ne de “Yasaya aykırı durum var, git raporunu tut” talimatı veriyor.

‘Başkan’a kaç, Çevre Müdürü’ne tut’ başlığı bunun için.

Güncelleme Tarihi: 12 Kasım 2021, 09:52

Karasu Haber

YORUM EKLE
YORUMLAR
Şakir Şen
Şakir Şen - 2 yıl Önce

675Metrekarelik parseller için çözüm üretmekte gecikmek, çözümü giderek zorlaştırıyor. Ya takas ya da satın almak çözümün iki ayağıdır Belediye yönetimi ve hükümet aynı siyasi partinin elindedir Fabrika kurulumunu teşvik için Kibar ve BMC’ye bedava denecek bedelle arazi tahsis eden hükümet, benzer bir yaklaşımla sorunu çözer. Çözüme inanmak ve bu doğrultuda gayret göstermek gerekiyor

sabri reyiz
sabri reyiz - 2 yıl Önce

Yıllar sonra Karasu hizmet görüyor. Bütün meyve veren ağaçlar gibi Başkan da taşlanacak tabi. Yüreği Karasu için atan, hizmetler için heyecan duyan herkesi selamlıyorum.

SIRADAKİ HABER